Mahmut TURSUN

Mahmut TURSUN

Kayseri, Köşe Yazısı, mahmut tursun, Yazar

SURİYELİ MESELESİ...

Evet, bugünün meselesi değil.

Evet, “günden güne” biriken sorunlar var.

Evet, “geleceğe dair” kaygılar çok.

Malumu ilan etmenin ya da bilinen üzerinden edebiyat yapmanın kimseye bir fayda sağlayacağını düşünmüyorum.

Ensar ile başlatılan yolculuk bugün toplumsal travma hatta infiallerin fitilini ateşleyebiliyor.

Tıpkı, Danişmentgazi’de yaşanan “çirkin” taciz iddiasıyla kontrolden çıkan olaylar gibi.

Kayseri’yi ülke gündemine taşıyan bu “tatsız” olayla birlikte siyasi aktörlerin ve toplumu yönlendirme gayretindeki sosyal medya hesaplarının reflekslerini de gözlemlemek mümkün oldu.

Böylesi olaylar ve durumlar karşısında toplumu alevleyen/ateşleyen ve dahi provoke edenler de olmuyor değil.

İçlerindeki kızgınlık ve belki de nefretle galiba istiyorlar ki, her yer yakılsın, yıkılsın, yok edilsin!

Bir ahlaksız, bir sapığın faturası bütün bir millete, devlete, insanlığa kesilsin.

Yanlış yapıyorsunuz!

Yanlış yaptırıyorsunuz!

Hepimizin içinde birikmiş/birikmeye devam eden birtakım kırgınlık/kızgınlıklar var, doğru.

Bu demek değil ki, “bir sapıktan yola çıkarak” bir millet devlete başkaldırsın, başkaldırırcasına yaksın, yıksın, kırsın, döksün.

Kızsak da, kabullenemesek de, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin “misafir olarak” kabul ettiği, kucağını açtığı, insanca yaşama ve adapte olma hakkını tanıdığı suça bulaşmamış, asilik, anarşistlik, hırsızlık, arsızlık yapmayan Suriyelilerin suçu, günahı ne?

Devletin gücünü, otoritesini, sağduyulu ve adaletli yüzünü serinkanlılıkla gösteren, kontrolden çıkmış kabalığın arasına girerek, milletin sesini devletin sesi ile sakinleştiren şehrimizin sevilen/güvenilen yüzü Sayın Gökmen Çiçek’in de söylediği üzere, “Devlet gereğini yapacak.

Bundan hiç kuşkumuz yok.

Gelelim olayın siyasi yönüne…

1 Nisan 2024 tarihinde “KİM KAZANDI, KİM KAYBETTİ?” başlıklı köye yazısında, seçim sonuçlarını analiz etmeye çalışmış ve “Şimdiye kadar vurgulamaya çalıştığımız hususlar, seçim sonuçlarının görünen gerçekliği… Asıl gerçeklik ise hükümetin 3 maymunu oynamaya devam ettiği göçmen politikasıdır. Kim ne derse desin, ülke insanının en çok rahatsız olduğu ama dışa vuramadığı, ırkçı görünmemek/ ırkçılıkla suçlanmamak için gizlediği duyguları çok ama çok belirleyici oldu. Nokta.” ifadeleriyle sonlandırmıştım.

Ortalığın savaş alanına döndüğü o mahallede AK Partili milletvekillerinin görünmemesi dahası bazı AK Partili vekillerin o saatlerde sosyal medyadaki paylaşımları bile gösteriyor ki, AK Parti, Suriye meselesinde kaybettiği ve kaybedeceğinin hâlâ farkında değil.

NOT: Merak edenler olacaktır, “Yerel yöneticiler neredeydi?” diye. Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç başta olmak üzere, şehrimizdeki AK Partili belediye başkanları Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında 30 Haziran-2 Temmuz tarihlerinde yapılacak AK Parti Yerel Yönetimler İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’na katılmak üzere Pazar (dün) gündüz Ankara’ya hareket etmişti.

50 kez okundu
PAYLAŞ

DİĞER YAZILARI

×